Ah'lar Dizisi-2 / AH BALOĞLU RIZA, BENİM RIZA'M YOK BU KALLEŞ ÖLÜME! / HÜSEYİN ALEMDAR

Ah'lar Dizisi-2 / AH BALOĞLU RIZA, BENİM RIZA'M YOK BU KALLEŞ ÖLÜME!

"Ne doğan güne hükmüm geçer,
Ne halden anlayan bulunur;
Ah aklımdan ölümüm geçer;
Sonra bu kuş, bu bahça, bu nur."

(Cahit Sıtkı Tarancı)

Her yaşta sevdiğim, hiçbir zaman vazgeçemediğim şairimin dizeleriyle seni selâmlayacağım aklıma gelmezdi Rıza! Aynaların artık "sert konuştuğu" bu yaşta, farkındaysan sana "Otuz Beş Yaş" diye bir şiirden de söz etmiyordum artık. En son Mecidiyeköy'den Taksim'e giden bir otobüste karşılaştığımızda karşılıklı kızlarımızdan bahsetmiştik. Bir sinemacı olmasını istediğim Günaçar yanımdaydı ama senin sinema uğruna evlendiğin Sevinç'ten olma kızın Su sinema okumak amaçlı Kanada'daydı zaten. Şiirden ve en çok da Yeşilçam'dan konuştuk tabii. Ödül aldığın, sonra da uzun süre seçici kurulunda yer aldığın Orhon Murat Arıburnu ödülünü sordun bana; kesik kesik bir şeyler söylemişimdir. Ben nasıl ki "şiir, sinema ve futbol" diye üç bıçağa gömülüyümdür, kendini çokça anlatmasan da "fotoğraf, sinema ve şiir" bunlar da senin bıçaklarındı. Senin fotoğraflarına ve fotoğraf anlayışına hep saygı duydum; keşke sırf senin için fotoğraf eğitimimi tamamlamış olsaydım ve seninle aynı günde ölseydim! Sinemanı, özellikle de "belgesel sinema" yanını "insan arkadaşınındır" imgesine sığınarak ancak iki arkadaşın ölümsüzleştirebilir: Tabii ki Korkut Akın ve şiir sevabında bendeniz. Korkut ki, senin hiç değişmeyen "gönlünün" ve kalbinin düş arkadaşıydı. Ah, Atıf Yılmaz, Ömer Kavur ve Bilge Olgaç gibi büyük sinemacılara birinci asistanlık yapmanıza rağmen her ikinizin de Yeşilçam'a tutunamayışı beni ne çok yaralar bilemezsiniz. Bir de uzaktan uzağa Erdoğan Kar var tabii. Madem biraz biraz ölmeye başladık, Allah'a sitem edin de bari Yeşilçam'a gömülelim! Sahi, Van Gümrüğü'nde bulunan bayat 8 mm film negativinin kokusu nasıldır sevgili Rıza, sevgili Korkut! Babalarımızla yaşlarımız "artık bir" mi sahi Ahmet Erhan ve Mahmud Derviş şiirleri tadında! Hayata Voli çekersek, Abdülkadir Bulut şiiri tadında "Bulutlar da Çiçek Açar" mı kardeşler!? Ah Rıza, Allah dâhil her şeye küfrederdim de hani bir tek ölüme küfredemezdim ya, şiire ve Cahit Sıtkı'ya saygımdan. Sen ne kalleş ve ibne bir gerçekmişsin be ölüm, aşkın ve ihanetin bile on adım önüne geçtin! Her şeye, her ölüme tamam da "kalp ve insan güzeli" Rıza'mı ben geri isterim. Rıza, sevgili kardeşim; on yıl önce Fransız Kültür'de gerçekleşen "Bilge Olgaç'la Film Seti" fotoğraf sergisinde nasıl da kar soğuğu benim gençliğim gibiydin. Hiç sırası değil, dön gel, beni fazla ağlatma!

Hüseyin ALEMDAR