22 Ocak 2017 Pazar

NURAY TUNÇ


(1972, Manisa - )


       İlk, orta ve lise öğrenimini Manisa’da tamamladıktan sonra, 1992-1994 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Akşehir Meslek Yüksek Okulu’nda muhasebe okudu. 1994-1998 yılları arası mesleki stajını tamamlayıp, 2000 yılında memleketi Manisa’da 12 yıl sürecek Mali Müşavirlik faaliyetine başladı. 2011 yılında sağlık nedenlerinden dolayı mesleki faaliyetine son verdi. İLESAM üyesi.
     İlk şiiri 1991 yılında “Gençliğin Sesi” dergisinde yayımlandı. Şiir çalışmalarında; Ümit Yaşar Oğuzcan, Orhan Veli Kanık, Nazım Hikmet, Aziz Nesin gibi önemli ustalardan ilham aldığı görülmektedir. Etnik kültürlerle, özellikle Hristiyan ve Musevi dini temalı kültürel mozaiğini bu etniklerle harmanlayan şairin pek çok eserinde anılan realiteden kesitler bulunmaktadır.
       Şiirleri, öyküleri ve yazıları Adalya, Anbean, Berfin Bahar, Beşparmak, Büyük E Fanzin, Caz Kedisi, Edebice, Ekin Sanat, Eliz Edebiyat, Hayal, Herfene, Kasaba Sanat, Kayseri Postası, Kirpi Edebiyat, Kitapçı, Kurgan, Lacivert, Nif Sanat, Sevgi Yolu, Silgi Edebiyat, Soldan Esintiler Bülteni, Tmolos Edebiyat, Yaşam Sanat, Yeni Dönem Kültür ve Sanat,  vb. gibi dergi ve fanzinlerde yayımlandı.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Özgür Bırakılan Şiirler (2015, Maya Kitap)
& Vaktin İnsanları (2015, İlkim Ozan Yayınları)
& Işık Atlası (2017, Noktürn Yayıncılık, İst.) 

Şiirlerinden Seçmeler:

AŞKIN ÖTESİNE

Varlığa dönüşecek bu ayaz bilirim
Sonra gün'ün kayıp fotoğrafına saklanacak
Tuşlar Balad'ını yazacak daktilosunda Ermiş Polo
Ve yetersizce avunacak fosforlu gece de...

Kendi dilinde kabuk tutacak her yara
Aragon'un ateşten yastığında
Bayım, yeryüzü bu, sevip sevilince
Çözülmeyecek sırlar şahlanır, tek sıra tek hece...

ÇOK SESLİ HATIRALAR SOLFEJİ

Annemin gençliği yürüyor az ileride
Çocuk gülüşlerim sımsıkı
Nasıl da yapışmış ellerine...

Annemin gençliği yürüyor az ileride
Bando takımı Onuncu Yıl marşını çalarken
Bir 29 Ekim sabahı olmalı günlerden...

Annemin gençliği yürüyor az ileride
Öyle fotoğraf filan değil
Basbayağı duyuyorum sesini
Devrim'in penceresinden bakarken...

GÜN'ÜN GECE'YE KANDİLİ

Orada bir yerlerdedir bilirsiniz
Haşarı çocukların ayak izinden
Tanırsınız tekerlek seslerini
Saklandığınız duvar dibinden...

Bir dereyi atlar önce kayıplar
Sonra bir uğultulu rüzgar geçidini
En sona neden saklamaz hayat
Ölüm denen gerçeği...

KÖK'TEN FİLİZ'E AYDEMİR

Nihat Behram'a

Aydemir diye bir ülke varmış
Martılarının denizine küskün olmadığı
Şıp şıp terlikleriyle bulaşıkçı kadınların
Avludaki ağaç gibi başları dik koşturdukları...

Sokaklarında Hayyam'dan dörtlükleriyle delikanlıları
Açık pencerelerinden sarkarak dinleyen
Saçları nehir gözleri billur
Nuh'un gemisinden inen Endülüs kızları varmış...

Yaşamak nasıl bir şeyse Aydemir'de
Köylüler baş döndüren mutluluğun cepkeninde
Taze ve ılık sağılmış süt beyazlığıyla
Döşeklerinden hür çocuklar gibi kalkarlarmış...

SAYIKLAYAN GÜNDELİK NOTLAR

Çiçek Pasajına çıkar memleketimin yolları
Güzel sevgililer dizilir vitrinlere
Masalarda kağıt peçetelerden isimler uçar
Aşk sabıkalı güller kanar...

Çiçek Pasajına çıkar memleketimin yolları
Tombalacılar simitçiler valeler
Gözleri cümbüş cümbüş sokak çalgıcıları
Kahve kokularında yürür öğle üzeri gölgeler
Ve ağzında sakızıyla küfürleri çiğneyen çingeneler..

SEZEN AKSU'NUN OKUMADIĞI ŞİİR

Boynum kıldan ince adım çıksa da dokuza
Adalar'dan portakal çiçekli kartpostal gönderdim dün sana
Ödül aldı hayallerim "Aşk Kötü Bir Rüya" çok yakında
Evde şiirleri deviriyorum zulam mahşerin olsa da....

Sen hiç bir yere konmayan minik serçe
Odalarda büklüm büklüm o yüzden her gece
Belalın kalabalıklar içinden geçtiğin de
Dönüp yalnızlığa şarkını söyle ...

*Şiirler, Nuray Tunç'un izniyle yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder