9 Şubat 2009 Pazartesi

YAŞAR BEDRİ ÖZDEMİR

YAŞAR BEDRİ ÖZDEMİR(9 Şubat 1956, Trabzon - )

Öğrencilik yıllarında gazetecilik, çaycılık, marangozluk, mücellitlik yaptı. 1980’de Fatih Eğitim Enstitüsü, Türkçe Bölümü’nü bitirdi.Değişik galerilerde 16 kişisel resim sergisi açtı. Açık hava ve karma resim sergilerine katıldı. Büyük boyutlu portreler, cami tezyinatı (kalemişihat) yaptı.
İlk romanı “Yarın Güneş Doğmayacak” 1975’te Hizmet gazetesinde tefrika oldu. Hizmet, Türk Sesi, Karadeniz Olay gazetelerinde sanat sayfaları hazırladı. Fıkra, günlük, eleştiriler yazdı.
Dinç Adımlar, Yakın Kültür, Gelecek, Ada, Ezgi, Çıkın, Mor Taka edebiyat dergilerini çıkardı. Halen Mor Taka dergisinin kaptanıdır.
Şiir ve yazıları Adam Sanat, Ankara Sanat, Cumhuriyet Kitap, Çağdaş Türk Dili, Dergâh, E, Edebiyat ve Eleştiri, Mavi, Milliyet Sanat, Morköpük, Oluşum, Radikal Kitap, Şiiri Özlüyorum, Ülke Yörünge, Yansıma, Yazko Edebiyat, Yedi İklim, Yom Sanat vb. gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Ülkeyi motosikletiyle uzun yıllar gezdi. Gezi günlüklerini “Motosiklet Dünyası” dergisinde yayınladı.
Trabzon’da reklamcılık yapıyor. Doğa ve portre fotoğrafları çekiyor.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
 Bağıracağım (1975)
 Azât Ettim Yürek Seni (1978)
 İdris (1980)
 Adını Koyamadığım (İdris'le birlikte;1984)
 Bâbil'i Beş Geçe (1992)
 Yoksul, Derviş ve Uzakta (1994)
 Ölüm Dağlara Oğul Bırakınca, (1996)
 Mu'tedil Bir Siyamlı (1999)
 Âh Minyatürleri (2004)
 Yitik Kalyon (2005, Yom Yayınları, İst., 111 s.)
Anlatı Öykü Kitapları:
 Sızıdır Beyoğlu İbranîce Yazılsa da (1994)
 Hiç (2007)
 Ressamın Güncesi (2008)
Romanları:
 Cabülka (Yolcu ile Derviş Meseli) (2004)
Diğer Kitapları:
 Trabzon’96 (1996)
 Fotoğraflarla Trabzon (Fotoğraf albümü;2005)

Orak Ayı Şiiri


ev annemi bekliyordu
annem, sayfaları kopmuş
eski bir cüzdü
örterdi ay ışığı teyelleyen harfleri.

annem gibi gelirdi orak ayı
ılık, sessiz, hüzünlü
saklasa gözyaşlarını günışığına
nem kalırdı bahar dalında!

mastardan çektim yeryüzünü
kuyulardan, yeşil otlaklardan.
kayboldu uçurtmam, orda sevdiğim kız
eşikte bekledim, gökyüzü kırk pare aşk

maniler içim(iz)de açılan boşluk.

annem bulanık akan ırmağa benzerdi
dağları almayı öğretmişti koynumuza
ne zaman uyku acıtsa gözümüzü
ne zaman yolumuzu kesse çerçiler.

annem gibi sıcak gelirdi orak ayı
papatya değirmeninde dönse zaman
sonu gelmeyen yalnızlığımdı
kanlımın bıraktığı imlâsız mektuplar.

sandığı parçalanmış isli odayım gene
tütünümde serin sabır, yeşil korunga,
tütünümde orak ayının kokusu
esmiyor şimdi annemsiz dağ rüzgârı.


Mahrem Şiir


geyiklerin yalnızlığına dağıldık

yürüdüm kapanan izden
yürüdüm iki bayram yanılgısına.

âh yanık mektuplar münkir gelse de
aynı yalnızlıkta boğulan sazlardık.

beni buz gibi kırılırken görmediniz!..

bir kız sevdim martılar silerdi ayak izini
yurttan sesler, bozuk plaklar, işgal güçleri
soğuk odamızda mahsur kalan ölüm orucu
sa(yı)klardık faillerimizi
rüyalardan kalan utanç.

bıraksın bizi dağda geyikler, kör olalım
alınmayan selâm acıtsın kalbimizi.

kar tanesi; göğün eriyen mahremiyse
ecir defterimizde yer kalmadı
bağışlasın esirgeyen, dinsin taun çığlığı!

yüzümde aşk ipliği, akşamın dalgınlığı.


Kalbim ve Cebel


kapanan denizin kalbidir kendine!..
bizi götürmeye mi gelmiş mor takalar? o,
daha çocuk denize sis inmeden ağlayamaz,
gözyaşımızı yıldızlar görecek diye.

kapanan taşın kalbidir sudaki serinliğe!..
ne zaman hatırlasa kayadan söküldüğü günü
ağzım kanayan bir yara! tevatür, taşlar gene,
kimseye anlatamayacak ne zaman öldüğünü.

ne kaldı yaralı eylülden geriye?.. yaz,
çırılçıplak bir gökyüzü masalıdır. gene;
kıyıda yılkı taylar gitmek istese de derine…
gölgede büyüyen dağlar sana benzerdi biraz

Yaşar Bedri

Hiç yorum yok: