18 Mart 2017 Cumartesi

ZİLELİ CEYHUNİ


(1847, Zile / Tokat- 1912, İsahacılı Köyü, Alaca / Çorum)


       Asıl adı Ömer’dir. Değişik kaynaklarda doğumuna ilişkin birçok değişik tarih bulunmaktadır. 1835-1845 yılları arasında çeşitli tarihler verilmektedir.
       Babasının karşı çıkmasına karşın aşıklık geleneğine ve bağlamaya küçük yaşlarda ilgi duymaya başladı. Yine küçük yaşlarda Zile’den ayrılarak Tokat’a yerleşti.
       Ceyhuni mahlası kendisini yetiştiren Bayburtlu Emrah’ın çırağı Tokatlı Nuri tarafından verildi.
       Kültürlü bir şaz şairi olan Ceyhuni, 12 telli bağlama çalmasıyla da bilinmektedir. Anadolu’nun çeşitli kentlerini ve İstanbul’u dolaştı. Dönemin Ankara valisi Faik Memduh Paşa tarafından da konuk edilen Ceyhuni geçimini de sanatıyla sağlayan aşıklardandır.
       Ceyhuni, Tokatlı Nuri’nin yanında Bayburtlu Emrah’ı da kendine usta kabul etti ve duygu olarak ondan etkilendi. Kendi deyişleri dışında da yalnızca bu aşıkların deyişlerini söyledi. Döneminde yetişen Niksarlı Bedri, Cesuri, Nagami, Tokatlı Cemali, Zileli Mevci, Seyhuni gibi birçok aşığa ustalık ederek geleneği aktardı ve yetişmelerine yardımcı oldu.
       Bektaşi felsefesini benimsemiş olan Ceyhuni, bu düşüncesini bazı şiirleri aracılığıyla da dile getirdi.
       Zileli Ceyhuni Alaca’nın İsahacılı köyünde öldü ve orada toprağa verildi.
Kaynaklar:
Şiirlerinden Seçmeler:

GERİ

Sahbayı ne müşkül sundun a melek
Ben ecel camını içtikten geri
Mıkras-ı hicr ile o zalim felek
Bana gam hırkasın biçtikten geri

Ey gönül alemde gezme serseri
Kimsenin kimseden yoktur haberi
Erbabından sual eyle cevheri
Anı çayı taşından seçtikten geri

Aldanma devrine böyle devranın
Gözetmem gülünü ben o bağbanın
Çekemem kahrını yalın çobanın
Kuzuyu koyundan seçtikten geri

Tahammül ederken adu taşına
Kan karıştı gözlerimin yaşına
Felek himmetini çalsın başına
Ceyhuni dünyadan göçtükten geri

OLMASA

Ciğer kebabından hoşlanır canım
İçinde tuz biber soğan olmasa
Şarab-ı gülfuma pek kaynar kanım
İçerim kaseyle peyman olmasa

Hasret ateşiyle sarardım soldum
Muhabbet bezminde nişane oldum
Peymaneler gibi boşalıp doldum
Gelir mi zevkimiz canan olmasa

İçip içip sarhoş oldukça baygın
Ararım bağdakeş kendime uygun
Sabahları kalkar ciğeri yangın

Ölür bu Ceyhuni ayran olmasa

Hiç yorum yok: