28 Nisan 2014 Pazartesi

EŞREF YENER


(25 Haziran 1992, Aydın - )


      Liseyi Aydın Atatürk Anadolu Lisesi’nde okudu. Kocaeli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğrenimini sürdürüyor. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çağdaş Gençlik İzmit 2013-2014 başkanlığını yaptı. İzmit’te yaşıyor.
       Şiirleri, Akatalpa, Akköy, Berfin Bahar, Eliz Edebiyat, Gard Şiir, Granada, Hayâl, Hürriyet Gösteri, Kuşak Edebiyat, Lacivert, Mavi Yeşil, Natama, Ozan Ağacı, Sözcükler,  Şiiri Özlüyorum, Türk Edebiyatı, Varlık, Yasakmeyve gibi dergilerde yayımlandı.
Ödülleri: “Baykuşta Yangın Tekrarı” adlı dosyasıyla 2013 Cemal Süreya Şiir Özendirme Ödülü’nü aldı. 2015 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri'nde 'dikkate değer' bulundu.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Baykuşta Yangın Tekrarı (2014, Komşu Yayınları: 201, Yasakmeyve Şiir Dizisi: 129, İst., 80 s.)

Şiirlerinden Seçmeler:

ESKİ PATLAMA

dozu belli sakin ışıklar
kaçak uğultulara teslim Görüntü suretleri zamanında
siyah-kırmızı uyumuna

akşamsa, öncesiz ve sonrasızsa, kaldırımlar odama taşınmışsa
soyunduk vazgeçilmez korlara; eski ahitte geçen adlarıyla

K harfi sarı odanın tavanında
olmazın korkunç ayak seslerini aramada
başı gövdesine sinmiş, paltosunun yakaları dik

eskimiş bir yangında rengini yitiren ahşap der ki
yandı adı öyküde geçen herkes
adı eski bir ahitte saklı herkes

yankısını duya duya yürüdü ses
odaları ilgisizce dolaşarak, gölgesini sürüyerek
ve elbet görüntü ve anlardan daha fazlasıdır
ve elbet acırdı duyanlar

kimilerince susmayan bir şeyleri dinlerdi

“Baykuşta Yangın Tekrarı” adlı kitabından

HAMUŞ KAPISI

İlkbahar;
meltemin usul usul okşaması
öykünü-şü,
kıyamayışı meltemin...

haşmetmeab öpüp saçlarını
gitti ilkyaz penceremizden
katarak yanına utangaçlığımızı
bırakarak saçlarına ilkyazın efsununu

Yaz;
sen duymamalısın asla sağır şafağı
ve onun küflü tadını
kalmalısın serin yaz akşamlarında
sere serpe...
eşliğiyle meltemin
katre katre doğmalısın her bir öpüşten
ebemkuşakları boyu

tepemizde filizlenen çınar, mutluluk bekçisi
kapattık tüm hesapları gözlerimizle birlikte;
sığmazdın ki gözlerime
daralırdın bakarken göğe, toprağa
                                                     hele toprağa…

ancak ve ancak
sana inanmış olan göğsümde
uyanmamacasına kapanırdı kirpiklerin
sahi,
kaç ömür geçirdik koyun koyuna?

Hamuş!

titrek şamdanlar ki güneşe bağlı...

asırlık çınar geceyle gündüz ortasında uğultulu
bitimsiz gecenin gönlü geniş ışıkları bir düş
ak göğsünde ünlem sessizliğidir ellerim

Ellerinse nereye konsa buruk bir mutluluk

akıp giderken kırmızısı moru
kalsaydık ortasında asyayla avrupanın
ağzımızın güneş kıyısında
                             kalakalsaydık öylece
akıp giderken cümle, sussaydık ya orada

bir taş atımlık yüreği olmayan penceremize
çöktü yangınlı ufukların dumanlı perdesi
çocuklar ölüyordu
çocuklar, hep ölüyordu

Akatalpa, Sayı: 172, Nisan 2014

KIRIK KAPI

ben bir lambanın isinden korkuyorum da
kimse tenine kısılmış dikenden korkmuyor
altıncı çizgi yedinciyi oluştururken
alnımın kabuk bağlamış pullarında
göğü azalan kuşlar görüyorum
ve kimsenin anlamadığı sancılarımı
çirkin ve sıradan ceketin birinde bir ağlamak oluyorum
sesi duyulmayan
bir anlaşılmazlık oluyorum tanrının uğraşmadığı
dediniz, yarınlar olmasa yanmazdı yaprak
peşi sıra güneşin

ürkek maviye bürünmüş suratlarımızla
artık biri içimizi harlayabilir mi diyoruz

“Baykuşta Yangın Tekrarı” adlı kitabından

Hiç yorum yok: