10 Kasım 2014 Pazartesi

UTKU KAYGUSUZ

(1985, Zile / Tokat - )


              1993 yılında ailesiyle birlikte Sivas’ı terk edip İzmir’e geldi. 2009 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği bölümünü bitirdi.
       Şiirleri, öyküleri, yazıları ve söyleşileri Berfin Bahar, Bireylikler, Can Sıkıntısı, Çevrimdışı, Doğmasız ve Ölmesiz, Düşle, Hayal, Lacivert, Muaf, Mühür, Özgür Edebiyat, P.a.t!, Şehir, Varlık, Yokluk, Yokuş vb. gibi dergi ve fanzinlerde yayımlandı.
Ödülleri: Küçükkuyu Belediyesi ile Küçükkuyu Kültür ve Turizm Derneği’nce düzenlenen “Küçükkuyu Ulusal 1. Zeus Şiir” ödülünde “Karanfil Erimesi” adlı dosyasıyla mansiyon, 2009 Nail Çakırhan Şiir ödülünde üçüncülük, 2009 Eskişehir Yunus Emre Şiir Ödülü’nü, 2010 Karşıyaka Belediyesi Homeros şiir ödüllerinde jüriü özel ödülünü aldı. “9. Kat Senfonisi” ve “Bir Günün Ağrısına Başlangıç” adlı şiirleriyle 2014 Raşit Kara Şiir Ödülleri'nde üçüncülük ödülü’nü aldı.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Sessizliğin Direnci (2009, Mühür Kitaplığı, İst., 61 s.)
& İçimden Geçenler İçin Koro (2012, , Mühür Kitaplığı, İst., 64 s.)



Şiirlerinden Seçmeler:

İÇİMDEN GEÇENLER İÇİN KORO

yenil!

çünkü en güzel zaferi ölçüsüz devrimin
bir gayzer düşlemek bu portrenin yasına
büktüğün her acının "ses çıkarmıyor artık" bileği
yasaklanıyor sokaklar sessiz bir çağlayanla
bir adım öne yığılıyor içinizdeki

oysa niagara çok yakından dökülür
aynalarda doru bir mağara büyütmeli
şimdi düşsel bir kanun olarak algılanmalı
kelimeler latince bir sevgiyle
bir linç olarak inmeli düşlerine
oysa bölünür insan ağladığında
hüznüm taş olur, elimden kayan ağusu
şimdi şiir düşer içlenen kuyuya

beton güller bırak benim için ortalığa
uzun meydanlar kirli bir göğe çıkacak her zaman
düşün: bebeksi bir algıyla kucaklayacağım maddeyi
her şey insan olacak, olmayanı kuşandığı yerde, -derin
sayıkla kuşların kanatlarını her zaman

yenil!

çünkü adını anıyor saçlarımdaki zeplin
ayağa kalkıyor biri ipeksi kalbinden kayıp
her kolay yıkım gibi kuşatmalısın kendini!

kurşunlandı kafatasları, unutmadın
bir daha ağlamazdı deşilmiş portakallar
ve uzandığın en güzel katliam.

durup dururken oysa yalnız kuşlar ayaklansın
ses çıkmasın diye örtsün üstünü her gece
her gece örtsün üstünü yüzümle
bir uzağa karışsın

oysa yalnız gök ayaklanmalı şimdi
oysa en güzel zaferi ölçüsüz koronun:
yüksek sesle dağıtmalı en çok, en çok seveni!

“İçimden Geçenler İçin Koro” adlı kitabından

Hiç yorum yok: