1835 Doğumlular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
1835 Doğumlular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Haziran 2018 Cuma

XODLU MAHCUBİ



(1835, Aşağı Xod (şimdiki adı Aşağı Maden) köyü, Artvin - 1905)


       Asıl adı Mehmet’tir. Yaşamına ilişkin ayrıntılı bilgi yoktur. Ancak 19. yüzyılın sonu ya da 20. yüzyılın ilk yıllarında öldüğü sanılmaktadır. Xodlu Hıfzi'nin Mahcubi’nin ölümü üzerine yazdığı bir şiirinden yola çıkılarak Hıfzi’den (1860-1915) daha önceki bir dönemde öldüğü varsayılmaktadır.
       Bazı kaynaklarda ise 1912 yılındaki Balkan Savaşına katıldığı ve daha sonraki bir dönemde öldüğü aktarılmaktadır.
       Göle’nin Çardaklı köyünde uzun süre imamlık yaptı. Aynı köyde Posoflu Müdami (1914-1968) tarafından bulunan bir cönkte de şiirlerine rastlanan Xodlu Mahcubi, ağırlıkla dini olmak üzere sevgi, ayrılık gibi konuları işledi.
       Xodlu Mahcubi, destanları ve zincirleme şiirleriyle de günümüze önemli örnekler bırakmıştır.
       Xodlu Mahcubi'nin nerede öldüğü ve toprağa verildiğine ilişkin bir bilgi bulunmamaktadır.
Kaynaklar:
Şiirlerinden Seçmeler:

KIZHANIM

Nice bir çekeyim firkati nazı
Kar eyledi şirin cana Kızhanım
Alma bu düşkünün ah u zarını
Nice yalvarayım sana Kızhanım

Batum Livaneli vasfın neylesin
Kars ile Erzurum saçını örsün
Alay Gürcistanlı selamın dursun
Gene azdır ol ilvana Kızhanım

Bülbüller zar eder güllere karşı
Gel beni ağlatma ellere karşı
Gönderme Mabcubi çöllere karşı
İnsaf edip gel imana Kızhanım

UYANIKTIR

Uyan bir kere kıl idrak
Gani süphan uyanıktır
Ezelden kuhni zatından
Veli her an uyanıktır

Sıva endişesin atan
Marifet kenzine batan
Hakikat rahını tutan
Kamu irfan uyanıktır

Semada cümle melekler
Dahi deryada semekler
Dolanır bunca felekler
İder devran uyanıktır

Elest-i bezm ayetine
Bakın nur-i sıfatına
Hüdanın şem-i zatına
Olan pervan uyanıktır

Elemi aşkıla meczup
Ki iğndellah ola merğup
Utan ki yattın ey Mahcup
Nice hayvan uyanıktı

18 Mart 2017 Cumartesi

ARDANUÇLU CESİMİ


(1835, Sogara (şimdiki adı Soğanlı) köyü, Ardanuç / Artvin - 1917, Vezirköprü / Samsun)


       Asıl adı Yusuf’tur. Babası Şöhreti gibi aşıklık geleneğinin uzun yıllara dayandığı bir ailede yetişti.
       17 yaşında gördüğü bir rüyada bade içerek Gerede’de Şehri Efendinin kızı Servidar’a aşık oldu. Bir süre hastalık ve bayılma krizleri geçiren Cesimi’yi babası Aşık Şöhreti ilk anlayan kişi oldu ve oğluna bir deyiş söyledi.
       Bir süre sonra aşıklığı ve sevdasıyla yörede duyulmaya başlayan Cesimi, çırağı Aşık Dur Abdal’la birlikte sevdiğini aramak üzere yola çıktı. Uzun ve zor bir yolculuktan sonra Gerede’ye ulaştı. Ancak Gerede’ye varışından birkaç gün önce sevdiği kızın öldüğünü öğrendi.
       Daha sonra köyüne dönen Aşık Cesimi, belirli aralıklarla Kuzeydoğu Anadolu ve İran’da dolaşarak birçok aşıkla karşılaştı. Dönemin bilinen aşıklarından Narmanlı Sümmani (1865-1914) , Çıldırlı Şenlik (1850-1913) , Yusufelili İzni, Tiflisli Ermeni kökenli aşıklardan Karari ve Civani ile karşılaşmalar yaptı. Özellikle Çıldırlı Şenlik’le Ardanuç’ta yaptığı ve üç gün üç gece süren karşılaşma dilden dile dolaştı. Cesimi, Cuğolu aşıkların dördüncüsü olarak bilinir.
     Şiirlerinde sevgiden tasavvufa birçok konuyu işleyen Aşık Cesimi sonraki yıllarda Vezirköprü’ye gitti.
       Ardanuçlu Cesimi Vezirköprü'de öldü ve orada toprağa verildi.
Kaynaklar:
Şiirlerinden Seçmeler:

AĞLARIM

Kuru şecer gibi bağda yetiştim
Mahsul vermez sulanır da ağlarım
Bir sel olup yüce dağda yetiştim
Çaylar gibi bulanır da ağlarım

Ben deli değildim yar etti deli
Bana derler akıl baştan serseri
Mesken oldu sevdiğimin mezarı
Etrafına dolanır da ağlarım

Neylesin dünyayı hasta Cesimi
Kaybetti Leyla’yı yasta Cesimi
Severim mevlayı dosta Cesimi
Ulam ulam ulanır da ağlarım

GETİRİN

O yarin şehrine giden olursa
Dilinden bir name alın getirin
Yalağuz salmayın yari yollara
Emanet tarikle gelin getirin

Gece gündüz kaldım ah u amanda
Semek tek oynarım bahr-i ummanda
Değildir sevdiğim Hint’te Yemen’de
Gerede şehrinde bulun getirin

Yare haber verin hasta Cesimi
Şevki canan çeksin benim yasımı
Vermez ise kavim kardeş hısımı

Bir şahin misali çalın getirin