3 Ocak 2017 Salı

EJDER DEMİR


 

(1964, Ardanuç / Artvin - )


       Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Yüksek Okulu Sınıf Öğretmenliği ve Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümlerini bitirdi. Öğretmenlik ve drama-tiyatro eğitmenliği yapmaktadır.
      Şiirleri Akatalpa, Bireylikler, Çağdaş Türk Dili, Deliler Teknesi, Eliz Edebiyat, Evrensel Kültür, Hayal, İnsancıl, Koridor, Kum, Patika, Sincan İstasyonu, Varlık, Yasakmeyve vb. gibi dergilerde yayımlandı.
       Ödülleri: “Köze Sustum Ağıtımı” ile Adnan Yücel Şiir Ödülü’nde üçüncülük, “Acil Durum Çağrısı” ile Enver Gökçe Şiir Ödülü’nü aldı.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Köze Sustum Ağıtımı (2012, Kurgu Kültür Merkezi Yayınları, Ank.)
& Acil Durum Çağrısı (2016, Hayal Yayınları, İst., 64 s.)


Şiirlerinden Seçmeler:

ÇEMBER

buza kesmiş döşekler seriyorlar altımıza
üstümüze mayınlı yollar
her çelenge bir tabut iliştiriyor bay başkan
her yaraya bir yürek
siper etmiş göz yaşlarını kendine
kırklanmaya kan arıyor

hırpalanmış kapıların ardında
kanatsız kuşlar ağlaşıyor
vitrinlerde parçalanmış cesetler
çığlık çığlığa mülteci sirenler
konaklayacak yer arıyor

Akatalpa, Sayı: 144, Aralık 2011

İNCELDİĞİ YERDEN KOPSUN

                                                         salih’e

haylaz bir bulutun peşindeydik
bir adımla geçiyorduk
bin metreyi

kondumuzu yıkan müteahhit
topumuzun üstüne
koyunca apartmanını
rüzgâra emanet edip
telli duvaklı uçurtmalarımızı
koştuk barikatlara
yanık türküler söyleyen
güzel sesli abiler
parkalarını attılar omuzlarımıza
ısındı ceplerimizdeki bilyeler
yıldız açtı yumruklarımız
büyüdük salih

fakat acemiydik
çekici hep elimize vuruyorduk
hayatımızın gün görmemiş
tabanlarına pençe yaparken
herkes sıcak ekmek yiyebilsin diye
çekinmeden kaldırıyorduk
kırık parmaklarımızı

dostumuzdu yollar, yürüyorduk
biz yürüdükçe devriliyordu
heybetli korkuluklar
biz yürüdükçe özgürleşiyordu
kafesteki kuşlarımız

anahtarı eşiğin altına koymadan
geçip gitse de yıllar
ceplerimizdeki bilyeler hâlâ sıcak
ve bizi bekliyor
rüzgâra emanet ettiğimiz
telli duvaklı uçurtmalar
yürüyelim be salih
inceldiği yerden kopsun

“Acil Durum Çağrısı” adlı kitabından

KAPI

bekledim

sokak kedileri geçti
iki kaşımın arasından
şakaklarıma doğru
kuyruklarında
haylaz ve kırılgan çocukların
kahır dolu hayatları
tangır da tungur
soluk soluğa bir ana yüreği
yapışıp kaldı pencereme

neredesin anne

bekledim

eğilip öptü oğlum
iki yanağımdan
bulutlar kümelendi yüreğime
bir doluya şemsiyesiz yakalandım
fena ıslandı gözlerim

ben babamı hiç mi öpmedim

bekledim

ya ben geç kaldım kapıyı açmaya
ya da siz zile basıp kaçtınız

“Köze Sustum Ağıtımı” adlı kitabından

MUHACİR BİR YARA

kalırsam
ayaklarıma pranga
bu mücrim
bu muhacir yara

gidersem
(t)uzağa düşer gözlerim
suretine mahkûm olurum

duyuyorsan sesimi
yol ver gözlerindeki yırtıcı kuşlara
bir selam gönder
bir bağışlama

bağışla ki kurtulayım
yaramda pas tutan bu hançerden
bağışla ki çağırayım
anamın dizlerinde unuttuğum uykuyu

bir yurt
bir korunak sağla
hangi saçağın altına sığınsam
yağmur değiyor tenime

“Köze Sustum Ağıtımı” adlı kitabından

SIZI

gün geçtikçe eksiliyor adımlarımız
sokaklarda yanık yürek kokusu
yetmez iç çekişlerimiz
yaramızı sağaltmaya
görmüyor musun
her pankarta bir güvercin ölüsü

gün geçtikçe artıyor
kişi başına düşen gözyaşı sayısı
çöz artık dilini
celladı olma sözcüklerin
fırlat yüzüne musalla taşını
zalime helallik isteyen imamın
duymuyor musun
her kuyuda bin Yusuf

Akatalpa, Sayı: 138, Haziran 2011

YOL

yürüdüm
yollar kara
yollar kış
vivaldi’ye uğradım sonra
sırtlanıp gitmiş notalarını
kapısında ağlıyordu yorgun bir ilkyaz
kucaklayıp yaralı kelebekleri
sana geldim
çayın sıcak mı ustam

dudaklarım içli bir hüznün işgalinde
kapatalım şu televizyonu
ve ona yardım yataklık edenleri
sussun hep aynı şarkıları söyleyen
resmî ve sivil koro
biz söyleyelim mahzuni’den
‘’bu yıl benim yeşil bağım kurudu’’ ustam

reklam aralarına denk getiremediğimiz için mi
direkten dönüyor attığımız sloganlar
biz mi bu halka kekemeyiz
bu halk mı bize sağır ustam

kıyılarımızı talan etti hesapsız gelgitler
çok yağmur aldık
ceketlerimiz küf içinde
güneşe çıkaralım ağrıyan yerlerimizi
elbette yollara düşeceğiz yeniden
tek yol devrim diyeceğiz yine de
yılgınlık bizde dik dur(a)maz ustam


“Acil Durum Çağrısı” adlı kitabından

Hiç yorum yok: