19 Temmuz 2015 Pazar

DİNÇER SÜMER

(19 Mart 1938, İzmir - )


       İzmir'de Namık Kemal Lisesini bitirdi. Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nü bitirdi. Daha öğrenciyken gazetecilik yapmaya başladı, tiyatrolarda çalıştı ve sinema filmlerinde de oynadı. Konservatuardan 1961 yılında mezun olduğunda Devlet Tiyatrosu’nda oyunculuk yapmaya başladı. 1953’ten sonra şiir, hikaye ve romanın yanı sıra, radyo oyunu yazmaya başladı. Tiyatro üzerine Polonya, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde araştırmalar yaptı. Radyo ve tiyatro oyunları, senaryoları yazdı. Oyunları Devlet Tiyatrolarında oynandı. 1961 yılından itibaren Devlet Tiyatroları’nda oyuncu ve yönetmen olarak çalışmaya devam etti.
       Değişik dönemlerde Devlet Tiyatroları Edebi Kurulu’nda ve Tiyatro Yazarları Derneği yönetiminde bulundu. Anadolu Üniversitesi’nde dramaturgi dersi öğretim görevlisi olarak çalıştı. Süleyman Demirel’in döneminde Cumhurbaşkanlığı sanat danışmanlığı yaptı. İlk olarak 1976 yılında sahnelenen Dinçer Sümer'in yazdığı “Eski Fotoğraflar” adlı tiyatro oyununu 1998 yılında Sinemaya aktararak Necef Uğurlu ve Jülide Övür'ün yönetmenliğini yaptıkları filmde, Ahmet Uğurlu ve Bennu Yıldırımlar başrollerinde oynadı.
       İlk şiiri Varlık dergisinde 1955 yılında çıktı. Şiir ve hikâyeleri Dost, Türk Dili, Varlık, Yeditepe dergilerinde yayımlandı.
Ödülleri: 1970 yılında yazdığı radyo oyunu “Küpe Çiçeğinin Ölümü” ve “Gecenin Bir Yerinde” ile TRT Başarı Ödülünü aldı. Türk-Yunan dostluğunu işleyen “Sandalım Kıyıya Bağlı” adlı kitabı ile Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülünü kazandı.Dinçer Sümer’e 1998 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Devlet Sanatçısı unvanı verildi.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Günebakan (1955)
& Denize Çıkan Cadde (1957)
& Küçük Kızın Adı Ayşe (1965)
& Sandalım Kıyıda Bağlı ya da Ayyukalı Alekos ile Namazgâhlı Şükrü Bey Destanı (1983)
Çocuk Kitapları:
& Aklımda Kalan Masallar (1983, Bilgi Yayınevi, Ank.)
       Romanları: 
& Bozuk Bir Şey (1977)
& Bir Düş Müydü O İzmir (1992., Bilgi Yayınevi, Ank)
       Oyunları:
& Altın Kalpli Kız (1968)
& Katip Çıkmazı (1970)
& Üç Derste Aşk (1971)
& Eski Fotoğraflar (1978)
& Karacaoğlan (1984)
& Aşk Dediğin Nedir ki (1984)
& Meddah Amca (1986)
& Memuroğlumemur (1994, Gerçek Sanat Yayınları) 
& Ali Ayşeyi Seviyo (1994)
& Beni Dünya Kadar Sev (1994)
& Gecenin Kulları (1994)
& Gül Satardı Melek Hanım (1994)
& Toplu Oyunları 1 (“Eski Fotoğraflar”, “Gül Satardı Melek Hanım”, “Katip Çıkmazı”, ”Maviydi Bisikletim”; 1994, Mitos Boyut Yayınları, İst., 240 s.)
& Toplu Oyunları 2 (“Gecenin Kulları”, “Memuroğlu Memur”; 1997, Mitos Boyut Yayınları, İst.)
& Toplu Oyunları 3 ("Ali Ayşeyi Seviyo", “Beni Dünya Kadar Sev”; 2003, Mitos Boyut Yayınları, İst.)
& Karacaoğlan (2007, Mitos Boyut Yayınları, İst., 64 s.)
& Marion İle Memet (2007)
& Maviydi Bisikletim (2007) 
& Toplu Oyunları 4 (Sandalım Kıyıya Bağlı,“Marion İle Memet”; 2008, Mitos Boyut Yayınları, İst.)
& Ortakçılar (Talip Apaydın'ın Aynı Adlı Romanından; 2011, Mitos Boyut Yayınları, İst., 88 s.)
       Senaryosunu Yazdığı Filmler :
& Eski Fotoğraflar (Sinema Filmi) (1998)
       Oyuncu Olduğu Sinema Filmleri :
& Gelinin Muradı (Otelde Komi) (Sinema Filmi) (1957)
& Çileli Bülbül (Sinema Filmi) (1957)
& İstanbul'un Kızları (Muammer) (Sinema Filmi) (1964)
& Bağdat Hatun (TV Dizisi ) (1981)
& Kurtuluş (Albay Behiç Bey) (TV Dizisi ) (1996)
& Cumhuriyet (Rauf Orbay) (Sinema Filmi) (1998)
Kaynaklar:
A  Abdullah Özkan, Refik Durbaş / Cumhuriyetten Günümüze Türk Şiiri Antolojisi, 4. Cilt, s.: 802

Şiirlerinden Seçmeler:

KOLYE

sevdiğim benim sana sunduğum
bir kolyedir kırk yıl
uzunluğunda aşklar üzünçler
umutlar çılgınlıklar her yuvarında
süsüm soyadım kaderim
taşıdım dirençle boynumda

şu taşı bir kuytuyu ışıtır
çalgısını ilkgeçliğimin
yedi iklimle barışık
kaykılır da iskemleye
yakam açık ağzımın ucunda cigara
şöyle yandan bakardım makineye

ah ne güç kamaştı şu boğum
barışla yonttum biledim
ne kehribar ne akik
benim kendi sisim kendi güneşim
uzayan yanan yansılanan
ellerim gözlerim yüreğim

yalnızlığımdır şu gri tomur
eşdeğerlidir en çok sevdiğimle
öyle güzel ovdum ki kendi külümle
arıttım gecemin denizinden
tüm uyağım ölçüm kavgam
daha ağır çeker göründüğünden

homer kilinden şu yamru
pişmiş platon fırınında
goethe şatolarında konaklamış
yunmuş yunus ırmaklarında
gölgelerinde dinlenmiş karacaoğlanın
şimdi nazım tadında

şu kist kaç kent kaç yangın
kaç ayrılık kaç deprem
zaman denen rakının
geçerken imbiğinden
çaldı çekti beni hep
öpmeye eğilirken

bilye boncuk inci topak
cam çakıl mine yumak
inci ipte sıra sıra
bakır gümüş çöp çekirdek
ya al sende kalsın sevdiğim

ya sazlıklarda yitecek

Hiç yorum yok: