Enver Gökçe'yi saygıyla anıyorum.
ENVER GÖKÇE
(1920, Çit Köyü, Kemaliye(Eğin) / Erzincan – 19 Kasım 1981, Ankara)
Mustafa Gökçe imzasını da kullandı. Çocukluğu doğduğu köyde geçti. 1929’da ailesiyle Ankara'ya göç ettiler. Burada özel bir ilkokulda okumaya başladı. Daha sonra Cebeci Ortaokulu' na girdi (1935?). Ankara Gazi Lisesi'nin ardından 1948de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. Türk dilinin tüm kolları, Türkmence, Kırgızca, Karaimce, Göktürk ve Oğuz lehçeleri, İstanbul ağzı vd. üzerinde çalıştı, Divan Edebiyatı'nı uzmanlık derecesinde öğrendi. Pek çok halk öyküsünü, masalını, bu arada da, Dede Korkut Masalları'nı derleyerek bugünün Türkiye Türkçesine kazandırdı. Sosyalist düşünceye yakınlaşmaya başladı. Türkiye Gençler Derneği'nin (Ankara, 1948) kurucu üyeleri arasında yer aldı. Komünizm propagandası yaptıkları gerekçesiyle tutuklandı ve üç ay Ankara Cezaevi’nde tutuklu kaldı. Mezuniyet sonrası, öğretmen olarak atanması siyasî polisin engeline takıldığından, iş bulduğu Yurtlar Müdürlüğü'nün İstanbul öğrenci yurtlarında çalışmaya başladı, Çarşıkapı, Yıldız Teknik ve Kadırga öğrenci yurtlarında görev yaptı. 1951 Türkiye Komünist Partisi Tevkifatı'nda tutuklandı. Ceza Kanunu’nun 141. maddesine aykırı davranmaktan 7 yıl hapis ve 2 yıl sürgün cezasına çarptırıldı. 7 yıl Adana Cezaevi’nde hapiste yattı; sürgün cezasını Çorum / Sungurlu ve bir süre de Ankara’da ikamet ederek tamamladı (1959). Hapishane yıllarında Orhan Suda’dan Fransızca öğrendi. Cezası bittikten sonra sürekli işsizlik sorunuyla karşılaştı. Fethi Giray’ın çıkardığı bir reklam gazetesinde düzeltmenliğe başladı. Bu dönemde Pablo Neruda’dan şiir çevirileri yaptı. 1963’te gazete kapanınca tekrar işsiz kaldı. İstanbul’a yerleşti ve bu kez bir spor dergisinde ve Meydan-Larousse’ta düzeltmenlik yaptı; ancak yine işten çıkarıldı. Bir süre çocuk kitapları yayımlayan bir yayınevinde çalıştı; “Dünya Masal ve Efsaneleri” dizisi için Çin, Hint, Mısır efsane ve masallarından kitaplar çevirerek basıma hazırladı. Tekrar ekonomik sıkıntılar yaşamaya başlayınca İstanbul’dan ayrılarak köyüne yerleşti. Bu tarihten sonra kışları köyünde yazları ise Ankara ve İstanbul’da ikamet etti. 1977’de kısa bir süre Bulgaristan'da tedavi gördü. Son yıllarını Ankara Seyranbağları huzurevinde tamamladı. Enver Gökçe, 19 Kasım 1981'de yeğeninin Ankara'daki evinde yaşama veda etti.
Enver Gökçe, öğrencilik yıllarında, Nurullah Ataç, Ahmed Hamdi Tanpınar, Ahmet Kutsi Tecer'in de katılımları olan, dönemin ünlü Halkevleri yayını, Ülkü dergisinde düzeltmenlik yaptı ve Ant dergisinin yönetiminde yer aldı; 1943’te ilk şiirleri “Köylülerime” “Yurt ve Dünya “ dergisinde, “Ağıt” ve “Bir Alıp Satıcı Gönül” ; ilk yazısı “Çit Köyü”de “Ülkü” dergisinde yayımlandı. “Köylülerime” şiiri büyük yankı uyandırdı. Ant, Ülkü, Söz, Gün, Yağmur ve Toprak, Yeryüzü gibi dergilerde yayımlanan şiirleriyle “1940 Kuşağı”nın önde gelen şairleri arasında yer aldı. Şiirleri daha sonra Meydan, Ant, Doğrultu, Yansıma, Yarına Doğru, Toplumcu Gerçekçiliğe Çağrı, Halkevi, Yapıt, Yaba, Yeni Adımlar, Türkiye Yazıları, Sanat Emeği gibi dergilerde yayımlandı. Mezuniyet tezi (1947) olan Eğin Türküleri, türünün ilk örnekleri arasındadır. Halk şiirinin dil olanaklarını toplumcu gerçekçi çizgide usta bir biçimde kullandı.
Bazı şiirleri Zülfü Livaneli, Timur Selçuk, Sadık Gürbüz ve Ahmet Kaya tarafından bestelendi.
Pablo Neruda, Gesinoviç, Panova ve Hayyam’dan çeviriler yaptı.
Ödülleri:
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Dost Dost İlle Kavga (1973, Yücel Yayınları, İst.)
& Panzerler Üstümüze Kalkar (1977, Doğrultu Yayınları, İst.)
& Enver Gökçe Yaşamı Bütün Şiirleri (1981, Ayko Yayınları, Ank., 146 s.)
Araştırma Kitabı:
& Eğin Türküleri (1982)
Çevirileri:
& Şiirler / Pablo Neruda (Mustafa Gökçe adıyla; 1959, Düşün Y., İst.)
Kaynaklar:
A Tanzimat’tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi Cilt I / 2001, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, İst., s: 369-370