15 Haziran 2008 Pazar

ANNE! BABAM NE ZAMAN DÖNECEK?

ANNE! BABAM NE ZAMAN DÖNECEK?

Anne! Babam nereye gidiyor her pazartesi
Sırt çantasını alıp çıkıyor ayaz sabahlara
Gitmek için uyuklayan otogara
Uykulu gözlerle binip otobüslere
Bir şehirden bir şehre
Aynı kaderi paylaştığı insanlarla
Geç kalarak işine,
Geç başlayarak güne ve
Haftaya
Uykusunu alamayarak…

Anne! Babam ne yapıyor gittiği şehirde,
Pazartesi, salı,
Çarşamba, perşembe,
Bir de cuma,
Babam oturuyor bir masada,
Bir bilgisayar masasında,
Bir yazıcı, bir de masa takvimi,
Babam bilgisayara bakıyor, bilgisayar babama

Anne! Babam işini seviyor mu eskiden olduğu gibi?
Babam kazandığı parayı hak ediyor mu?
Kazandığı para babamı hoşnut ediyor mu?
Masadaki takvim babama ne fısıldıyor?
Takvimin yaprakları nereye sürüklüyor babamı?
Bir gün daha geçiyor, takvimden bir yaprak daha
Düşüyor
Düşü üşüyor babamın.

Anne! Babam üşüyor mu?
Ne üşü babacığım!
Ne de düşlerini yitir.

Ya annem ne yapıyor baba
Bugün günlerden Cuma
“Canın ne yemek istiyor baba”
Annem az sonra senin sevdiğin yemekleri yapıp
Mutfaktan çıkacak ve senin için
Giyinip süslenerek
Balkonda seni beklemeye başlayacak
Sakın geç kemle! Baba,
Unutma bugün günlerden cuma

Akşam olmadan, güneş batmadan
Elveda demeden yaza
Ağaçlar üşümeden, serçeler ürkmeden
Anne! Artık babam dönsün evimize
Dönsün yanımıza babam,
Rüzgâr alıp gitmeden yaprakları
Allahım! Dönsün artık babam
Sıcakları kaçırmadan, yolunu şaşırmadan…
Artık dönsün babam, Allahım…


Şükrü KIRKAĞAÇ

Hiç yorum yok: