(5 Şubat 1964,
Fener / İstanbul - )
1986
yılından bu yana sınai ve tıbbi gazlar üzerine özel bir şirketin satış
bölümünde çalışıyor. İstanbul’da yaşıyor.
2003 yılından bu yana şiirleri ve
yazıları Akatalpa, Bireylikler, Denizsuyukasesi, Edebiyat
Ortamı, Eliz Edebiyat, Hayal, Kuzey
Yıldızı, Mor Taka, Mühür, Patika, Şiiri Özlüyorum, Yedi İklim, Zalifre Yazıları
vb. gibi dergilerde yayımlandı.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
&
Hüzzam Peyke (2006, Yom Yayınları, 64 s.)
&
Nar Meseli (2008, Artshop Yayıncılık, İst., 56
s.)
&
Zaman Kesikleri (2011, Mühür Kitaplığı, İst., 80 s.)
&
Bir Aşkın Şiiri (2016, Noktürn Yayınları, İst., 64
s.)
Şiirlerinden Seçmeler:
BİR AŞKIN ŞİİRİ
yokluk
sonsuzluğun sırrıydı; korkular,
her
ne pahasına edinilen yerin korunması
içindi;
âh, unutuldu mu sevgili ve ölüm,
açtığın
her kapı hep bir evin dışı, bunun
hayata
geçiş işaretleri bedendeki görünme
isteğinde
saklıydı artık, köpeğini susturamadığın
vakitler
çocuğunu dışarıya çıkarabilmek
için
aradığın marifet gülde.
bunun
için sen
her
şeyden önce bir bahçe bul kendine çünkü,
gülü
olmayanın sevgilisi de olmazmış derler;
ey
bahçenin cilalanması için gizlenen şuur,
kim
kanun koyucusu bahçenin, hakikatı yansıtan
sırlı
ayna kim? o’nu bilmekti senin vakarın:
şimdi
havlayan sesleri içinde köpeklerin,
gülsüz
gidilemeyeceğiydi sevgiliye.
“Bir Aşkın Şiiri” adlı kitabından, s. 28-29
DEMİRİ TAVLAMAK
ben’i
direk çıkartma güne
öncesinde
ve gün içinde
de,
hoşluk ver kalbinle
hayat
kırar, iyileştirirsin kırığı
hayat
yine kırar, imtihan
insandan
önce ben’le
kalbine
inanmalı ben
günün
sonunda “insan”
ben’in
aldığı doğru telkinde
huzurun
insandaki teşekkülü:
duada:
kalbin ben’le bir’liği:
amin,
kainatın bir dilinde.
Yedi İklim, Sayı: 284, Kasım 2013
SÖZÜN USTASI
su
gibi hayattı kelimeler de; bir vücut
bulmadan,
harfleri önce ruha dökmek
bu
iyiye ve güzele büyümesiydi insanın.
küçük
küçük, tıpkı su damlaları gibi,
büyük
nedenlere sebep olan o kelimeler
nasıl
da birikendi bir cümleye içimizde.
âh,
iyi dilin değerini kötü dilin bedelini
bilmenin
adıydı yaşam; ve susmak burda,
arınması,
içte suyun dinlendirilmesiydi.
şimdi
kuyularda, sarı sabırla o saklı suyu
arayıp
bulanlar, işte onlar, varlığın
gerçek
sahibini bilen: sözün ustalarıydı.
Akatalpa, Sayı: 195, Mart 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder