21 Ekim 2015 Çarşamba

ALİ ÖZENÇ ÇAĞLAR


(15 Mart 1947, Mecidiye Köyü, Akhisar / Manisa - ) 

Saadet Hanım ile Rıza Çağlar’ın oğlu. Şair Coşkun Çağlar kardeşidir. 1970’li yılların başında Akhisar’da tuhafiye ve parfümeri işiyle uğraştı. 1973’te Federal Almanya'ya gitti, orada çeşitli kuruluşlarda çalıştı. Manisa’nın Akhisar ilçesinde yaşıyor; evli ve iki çocuk babasıdır.

Sanat yaşamına resimle başladı. Şiirleri, öyküleri, desenleri ve karikatürleri Türkiye ve Almanya’da; Aratos, Çağdaş Edebiyat, Güney, Politika, Türk Dili, Yaba gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı.


Ödül: 1979’da Sanat Emeği dergisinin açtığı "İşçi Yazarlar Öykü ve Roman Yarışması’nda "Kurtuluşun Düşleri" adlı öyküsü, başarılı ilk beş yapıt arasına girdi. 1985’de Gelsenkirchen'de düzenlenen "Türkler Almanya'da" konulu şiir ve öykü yarışmasında "Kürt Şoreş" isimli öyküsü ödül aldı. İsviçre'de 1986 Dünya Barış Yılı ne-deniyle açılan bir edebiyat yarışmasında Çağlar'ın "Leke" isimli öyküsü ikinciliğe değer görüldü. 1993’te Milliyet Gazetesi ve Türkiye İş Bankası'nın Avrupa düzeyinde açtıkları Örsan Öymen Yazın ve Karikatür Yarışması'nda dil konusunu işlediği karikatürüyle başarı ödülüne değer görüldü. 1999’da  Samim Kocagöz Öykü yarışmasında birincilik ödülünü, 2001’de “Mahrem Ölümler” öyküsü ile Cumhuriyet-Hafta edebiyat yarışmasında öykü ödülü  aldı.

Yapıtları: Şiir: *Gece Sabaha Durdu, ?, Ortadoğu Verlag, 1987 *Hıçkırıklar Kuş Kanadı, Esenler, 1990 *Destanca, İst.: Broy, 1994 *Hercai Gülüşler, Aydın Ktb, 2000 *Çağdaş Tragedyalar, İst.: Artshop, 2015 *Haziran Çocukları, İst.: Artshop, 2018 *Yitik Zaman, Ank.: Klaros, 2020 *Hayat Seni Çok Sevdim-Irmak Toplu Şiirler I-II, Ank.: Klaros, 2022 *Buselik Şarkılar Geçidi, 2023 *Nuh Çiçekleri – Irmak Toplu Şiirler c. III, Ank.: Liman, 2024 *Islık Yarası – Irmak Toplu Şiirler c. IV, (Çağdaş Tragedyalar, Çağdaş Haikular ve Islık Yarası adlı yeni şiirleriyle Birlikte), Ank.: Liman, 2024

Öykü: *Korkunun Ötesi, 1989 *Kavşak, (Ortak yapım), Anadolu Verlag, 1995 *Ölümün Rengi, Aydın Ktb., 2001 *Ateş Küskünleri, İst.: Artshop,  2016 *Ekmeği Taştan Oyanlar, Ank.: Klaros, 2021 *Toprak Yanarsa – Toplu Öyküler I, ?, Türkiye Kültür, 2023

Roman: *Ölü Yüzler, İst.: Milliyet, 1998 *Günah Kuşları, İst.: Biryay, 2008 *Sular Kuruyunca, İst.: Artshop, 2016 *Soğuk Yıllar, İst.: Artshop, 2019 *Kırık Dökük Portreler, Ank.: Liman, 2023 *Kanama, Ank.: Liman, 2023 *Siyanürlü Topraklar, Ateş, 2023

Deneme: *Toplumsal Çürüme, Ank.: Liman, 2023

Söyleşi-Röportaj: *Uzağın Sesi, Ank.: Liman, 2023

Çocuk Kitabı: *Yaralı Ayıt Ağacı, İst.: Biryay, 2008 *Olgu’nun Karıncaları, İst.: Biryay, 2013 *Barınak Kaçkınları, yayınlanmadı

Kaynaklar: Nilüfer Uçar, “Edebiyatın Kılcal Damarlarına Dokunan Yazar: Ali Özenç Çağlar”, Edebiyat Nöbeti, S. 43, Kasım-Aralık 2022, 27-30.


Şiirlerinden Seçmeler:

AYNI MEVSİM

Ne kadar serçe yavrusu biriktirdin yüreğinde
O nisan yağmurlarının düştüğü topraklarda

Bir dikene bir gülü sen aşıladın biliyorum
Senin sesine kondu korumasız şarkılar

Hangi incir dalına tutunur çaylakkuşu
Kardelenler ne diye aynı mevsimde açar

Kim sular fesleğeni penceresinde
Camgüzeli hasetlenip küsmez mi?

Kırılgan bir bedeni sarmalar ayla gece
Sesin suya düşende şehvete sarılmaz mı?

Yer aradım gökyüzünde yüreğini koyacak,
Bir turuncu buluta iliştirsem olmaz mı?

GÜL KESİMİ MEVSİMLER

 ‘o ki, bir takım yıldızıydı.’
ben seni düş evimde büyüttüm bunca zaman
turuncu zakkumların kıyımından çalarak
çizilmiş bedenime örter gibi tenini
tükenen bir şeylerin kıyımından çalarak
esmeyen rüzgarların kuytusuna sığınıp

ben seni sarp suların akışına gizledim
geceyi bıçak gibi ışığa bileyerek
kayan en son yıldızın sesini izleyerek
el kavminden devşirip kaderime sözledim
lanetli günahların gölgesine sığınıp

tarihi sorguladım hititlere uzanan
ilk güneşin yüzüme çarptığı anda gece
gül kesimi mevsimler büyütürken zamana
İştar mıydı seviştiğim, sen miydin bilmiyorum
akaların akını sürdüğü anda gece
Sümerli İnanna’nın gölgesine sığınıp

tanrıların dokunduğu koylarda yüz izleri
derin bir çizgi gibi taşlara kazıdığım
düşürülmüş kirazlar nar tanesi ellerim
ellerim burçak yüklü, toprak yüklü zamana
kurulu tuzaklara koşar gibi aniden
zırhların erittiği gölgelere sığınıp

çürüyen bir çiçeğin özüne kanar mı su
mevsimin ilk dalına konar gibi bir çift kuş
seslerin sırmalanmış atlasın iç yüzüne
ben seni işlediğim suçlara ortak ettim
mutlanmış ibrişimle nakışlı gençliğime
o hoyrat yalnızlığın gölgesine sığınıp

kızıl bir mars sabahı kim bilir belki senle
morun eflatun yüklü kokusuna ulanan
evrenin kızılına dilimle dokunarak
yıpranan geçmişini boşluğa salar gibi
o anın közlerine istekle soyunarak
tanımsız sevişmenin kuytusuna sığınıp
tükenen bir şeyleri yeniden yaşar gibi

dingin iç çekişlerin laciverte aktığı
esrimiş duyguların gölgesine sığınıp
dibe vuran sezginin çoğalan yansısında
bir teleğin yumuşak inişine sığınıp
tınazların başağında üreyen bereketin
kardelenin boy verdiği kar içinde çoğalan

ellerim uzağında tenine dokunamaz
dön yüzünü suskunun ağaran şafağına
yitik söylencelerin geçmişine sığınıp.

*Güncelleme: 8 Nisan 2024

Hiç yorum yok: