Anıl Mert Özsoy, Korku
Yokuş Aşağıydı (2017,
Doğan Kitap, İst., 120 s.)
Herkesin bildiği, birbirinden sakladığı
hikâyeler…
İçime, tam da göğsümün ortasına bir efkâr
geldi çöktü. Çünkü insan delirmeye yalnız kaldığı anlarda başlıyor. Eline tütün
sarısı çöktüğünde maziye tutunmak istiyor. Yalnızlıktan ciğeri solduğunda
hatırlıyor ilk aşkını, seviştiği ilk kadını. Annesine babasına yakışmayan bir
adam olduğunu hatırlatıyor kendine. Bir de türkü tutturuyor, yarı fısıldar yarı
bağırır söylüyor.
Balkondan değil, camdan, damdan değil, tüm
metaforları ve çağrıştırdıklarıyla “kendinden” atlamak isteyen karakterleri
konu alıyor Korku Yokuş Aşağıydı…
Bu karakterlere zaman, olay, mekân yardım
ve yataklık ediyor.
Anıl Mert Özsoy, herkesin bildiğini
birbirinden sakladığı hikâyeleri hatırlatıyor okura…
Sokağın dibini görmüş, görüp de susamamış
insanların arka sokaklardaki hararetli kavgasını…
Korku Yokuş Aşağıydı, biçimi, dili ve
rengiyle yetenekli bir yazarı müjdeliyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder