(15 Mayıs 1983,
İzmir - )
A.Ü. İktisat mezunu. Son İstasyon, Çete ve Racon
dergilerinin yayın kurullarında yer aldı.
Şiirleri, yazıları ve söyleşileri Derdimiz
Bakmaklar, İtibar, İzdiham, Lacivert,
Star Kitap, Yel Değirmeni, Yolcu
vb. gibi dergilerde yayımlandı.
Yapıtları:
Şiir
Kitapları:
& Kimse Kıpırdamasın (2010, Artshop Yayınları, İst.)
& Yoksulluk Şarkıları (2012, İzdiham Yayınları, İst., 176
s.)
& Kadraj Hataları (2014, İzdiham Yayınları, İst., 72 s.)
Düzyazı Kitapları:
& Perilerin Dili Şarkı Bitse de Müzik Devam Edecektir (2015, İzdiham
Yayınları, İst., 200 s.)
Şiirlerinden
Seçmeler:
ÇAY
Sen çay koyunca sevgilim
Atomu parçalayasım geliyor
Öğelerine ayırasım geliyor devrik bir
cümleyi
Amerika’yı kahredesim geliyor inan.
Sen
çay koyunca sevgilim
Anarşist balıklar dile geliyor
Akvaryumlar yanıyor ısrarla
Ve 657’lik bir silah oluyor sözlerim
Kaçırdığım namazlarım var biliyorum
Ama sen çay koyunca sevgilim.
İçim dışım Kudüs oluyor.
ESTANBUL
Yani demem o ki gözüm;
-Bu kez simitçiyi çağırma ben kendim
düşerim-
Gel içimdeki uranyumu zenginleştir
sevgilim!
Starbaksları kundaklayalım istersen!
Yeşilay derneği başkanından ateş isteyelim
sigaralarımıza,
Kahveden adam toplayalım apar topar bir
akşam aniden,
Gökyüzündeki tabelaları değiştirelim.
Gel içimdeki uranyumu zenginleştir
sevgilim!
Emperyalistlere küfredelim istersen,
Kapitalistlere nasihat edelim,
Modernistleri en yakın hastaneye sevk
edelim.
Doğayı sevip, yeşili koruyan bir çocuğa çok
masallar anlatalım sonra…
Gel içimdeki uranyumu zenginleştir
sevgilim!
Bir gece tüm duvarlara -belki bir gün yeniden-
yazalım.
Kaşhuş’tan şarkılar patlatalım ve tüm
liberalleri vuralım…
Gel içimdeki uranyumu zenginleştir
sevgilim!
Dianar’dan Ala dergisi alalım; sen o
neo-müminelere uyma sevgilim,
Gel polemiğe girelim tüm gücümüzle
ekmeğimizi çalanlarla,
Kudüs’ü özlerken çaresiz,
Ceket değil kafa tutalım bu akşam…
10 numara anarşistiz işte güzelim!
Bu dramatik finalin son kaybedeni ya da
Bu faça dağılmaz sen bana bakarsan
Sen bana bakarsan ben devletten maaş alırım
Devlet sponsordur bu aşka, sen bana bakma
Bir romantik gibi ölelim ama mutlaka!
Aleyküm selam, haydi bir bardak daha.
Köpekler yesin ciğerini ey dünya!
-Memnun oldum seni gördüğüme ayrıca,
Annemi dinleseydim memur olurdum-
SINAVDA
ÇIKMAYACAK SORULAR
Teşekkür ediyorlar, çok yaşıyorlar, işe geç
kalmıyorlar
Çeyrek altını önemsiyorlar, küresel
ısınmayı ve beş çaylarını
Ortadoğu’yu ihtiyaç halinde seviyorlar,
gökdelenleri her haliyle
Eve geç gelmeyi borsaya bağlıyorlar, geriye
kalanları astrolojiye
‘Konuşan tartı’lardan korkmuyorlar bir de,
-Ben bazen korkuyorum-
Artis diyorlar erken ölenlere bir akşamüstü
her yer kalabalık
Her yer kalabalık, üzgünüz yeteri kadar ve
Rimbaud mahkemelerde sanık
Sırayla ölüyor kumbarası kırılmış çocuklar,
tez konusu bile değiller
İçinde Ortadoğu geçmeyince şiir de olmuyor,
bir şeyler kahrolsun!
-İşgal edilmiştir inandığımız tüm
çiçekler!-
Stratejik bir aşk yaşıyorum devlet görmesin,
keşişleri hemen soboleyin
Bu saklambaç bizden uzak, kavimler göçü
konumuz değil, seni seviyorum!
İdeolojiler söylüyorum dünya kurtarmak isteyenlere
ve çok rüya görüyorum
İnsanı anlamakla meşgulüz, üstelik
görünürde hiç ipucu da yok
Ben bazen korkuyorum, annem duruyor hemen
kalbime
Beni hep yanlış öldürüyorlar anne diyesim
geliyor
Sonra cihad geliyor aklıma, cihad’ı çok
seviyorum
-Ama bunları coğrafi keşiflerle
açıklayamam-
Çocuğu okula yazdırıyorlar, merkez sağ’ı ve
dedikoduyu çok seviyorlar
Üniter yapı diyorlar, uluslararası toplum,
en az iki yabancı dil
Minareler gölde ediyor, başka ihsan da
istiyorlar
Akşam ezanında eve giriyoruz, üzgünüz yani
gereği kadar
Demokraside ısrar ediyorlar bir de, ben
rahatça ölsek diyorum.
Yemeklerde sonra pişman oluyorlar, kravat
takıyorlar, az seviyorlar
Aşık olamıyorlar, çok şişmanlıyorlar ve hiç
gülmüyorlar
-Manavlar da şiire inansın diye kırmızıydı
belki elmalar-
Elmalar deyince aklıma annem geliyor ve
taksitli sancılar
Bir yanağın elma oluşunu,
Devrik cümlelerle düşünüyorum…
-Sigortalı bir işe girmeden aşık olunmuyor-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder