(1887,
Zor köyü (Şimdiki adı Esenyaka), Yusufeli / Artvin - 1949)
Asıl adı Tevfik Bozkurt’tur.
Köyünde medrese eğitimi gördü. Aşıklık geleneğini ve bağlama çalmasını küçük yaşlardan
itibaren babası Aşık İzni’den (1850-1928) öğrendi. Yaklaşık 15 yaşlarında, okul
arkadaşı ve akranı Aşık Huzuri (1886-1951) ile birlikte şiir yazmaya başladı.
Aşık Zuhuri sonraki yıllarda kendisinin ustası olduğunu vurguladığı Aşık
Huzuri’nin desteğini gördü.
Fuzuli’den
(1480-1556), Bayburtlu Zihni’ye (1798-1859) birçok kişinin eserlerini okuyarak
kendini geliştirdi. Aşık Huzuri’yle birlikte Kuzeydoğu Anadolu’dan Gürcistan’a,
Ahıska’dan Kırım’a dek geniş bir alanda dolaştı. Döneminin birçok tanınmış
aşığıyla karşılaştı.
28 yaşında, Rus
işgaline uğrayan köyünü terk ederek, ailesiyle birlikte Merzifon’a göçtü. Bu
göçten sonraki yaşamı daha yerleşik ve imamlık yaparak geçti.
Hem hece hem de
divan şiiri formunda örnekler verdi
Kaynaklar:
Şiirlerinden
Seçmeler:
AĞLA
DELİ GÖNÜL
Ağla deli gönül haşre dek ağla
Çıktı elden gitti nevres çağların
Ah edip gözünden kanlı yaş çağla
Uçtu bülbül viran kaldı bağların
Neden doğdun böyle bahtı karalı
Gözün yaşlı bağrın göz göz yaralı
Avcısı peşinde ciğer pareli
Maral kaçmış ıssız kaldı dağların
Gönül bir gaflette kalmış ayrılmaz
Meler ağlar kuzuları yayılmaz
Zuhur’i beyhude yorman sayılmaz
Sayısı yok sinemdeki dağların
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder