ABDİ / (1857, Şanlıurfa – 1941, Şanlıurfa)
Divan
şairi. Babası Hacı Abdizâde Emin
Efendi’dir. Okuma ve yazmayı mahalle mektebinde öğrendi ve 1870’de Dabakhâne
Medresesi’ne devam etti. 1872’de buradan ayrılarak Rüşdiye’ye kaydoldu ve
burayı bitirdikten sonra memuriyet hayatına atıldı. İlk görevi Urfa Tahrirat
Kalemi Kâtipliği’dir. Burada dört yıl çalıştı, bu sıralarda şiir yazmaya
başladı. Sırasıyla aynı dairede Müsevvidlik (Proje görevlisi), Hakkâri Tahrirat
Müdürlüğü, Harran Tahrirat Müdür Vekilliği, Maraş İdâre Meclisi Başkâtipliği
görevlerinde bulundu ve bu son görevinden 1911’de emekliye ayrıldı. 1887’de
Hacc’a gitti. 1893-94’te Halep vilayetinde bulundu, aynı zamanda Halep Vilâyet
Gazetesi’nin yöneticiliğini de yaptı. 1910’da Harbiye’den Topçu Üsteğmen olarak
mezun olan oğlunun 1911’de bir manevrada şehit olduğu haberi üzerine felç oldu,
gördüğü birçok tedaviye rağmen hayatının sonuna kadar şifa bulamadı. Geçirdiği
rahatsızlıktan dolayı ömrünün sonuna kadar bakıma muhtaç bir halde yaşayan
Abdi, yalnızlık, hastalık ve evlat acısı içinde 1941’de Urfa’da vefat etti.
Divanındaki
nazirelere bakıldığında Abdi’nin geniş bir divan kültürü olduğu, Fuzûli, Fehim, Rıf’at, Koca Ragıp Paşa, Ruhi, Vehbi,
Şem’i ve Nâbi gibi ünlü divan şairlerinin divanlarını gözden geçirdiği
anlaşılmaktadır. Abdi, Klasik Divan şiirinden çokça etkilenen bir şairdir.
Yazdığı şiirlerin büyük çoğunluğu naziredir. Bu bakımdan onun zikredilecek en
önemli tarafı bir nazire şairi olduğudur. Şiirlerindeki konu, tüm divan
şiirinde olduğu gibi aşk, şarap ve hikmettir. Derinden sezilen bir tasavvuf
havası da gözden kaçmaz. Şiirlerine hakim olan duygu hüzündür. Abdi’nin
şiirlerindeki karamsar havanın ise kişisel kederlerinden kaynaklandığı
bilinmektedir. Felçli olması nedeniyle elleri titreyen Abdi, kendisi söylemiş
yeğenleri yazmıştır. Çağına göre Abdi’nin dili oldukça sadedir. Yer yer konuşma
diline yakın şiirler yazmıştır. Urfa sıra gecelerinde gazellerinin oldukça çok
okunması, dilinin sadeliği ve konularının hüzün olmasından dolayıdır. Abdi’nin şiirleri yapı olarak beyit düzenine dayanır. Kaside, gazel ve mesnevi tarzını tercih etmiştir. 193
adet şiiri mevcut olup yapı olarak divançe niteliğindedir. Tam bir divan
niteliği taşımaz.
Yayına Hazırlayan: Şükrü Kırkağaç
Yayınlanma Tarihi: 20 Ocak 2025
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder