(1958, Gürün / Sivas - )
İlk ve ortaokulu doğduğu yerde, liseyi
parasız yatılı olarak Ankara’da okudu. 1982 yılında İstanbul Üniversitesi
Felsefe Bölümü’nden mezun oldu. Sivas'ta ve Ankara'da felsefe öğretmenliği
yaptı. Emekli oldu. Halen Ankara’da yaşıyor.
Şiirleri; Afrodisyas Sanat,
Akatalpa, Ayna İnsan, Berfin Bahar, Çağdaş Yaşam, Ekin Sanat, Evrensel Kültür,
İnsancıl, Kıyı, Kum, Papirüs, Tay, Yeni Turunç vb. gibi dergilerde yayımlandı.
Yapıtları:
Şiir
Kitapları:
& İki Gözüm (1998, Öteki)
& Bir Ömür Gezmesi (2016, Kurgu Kültür Merkezi Yayınları, Ank.,
112 s.)
Şiirlerinden
Seçmeler:
KELEBEK İSTİLÂSI
kanatları kınlarında katlı duruyor
kelebekler cezalı
…
iki kurumuş gözedir gözlerin bakışını
kaldıramaz
dalından düştün yaprağından da- duydum
bir kelebeğin iç çekişiydi sesin
insan ormanında kayıp
kendi gölgesinden öte sığınağı kalmamış
…
üç güne sığdırıldı ömrümüz fazlası yasak
dağlara sürüldük ahlara ya da
çarpa çarpa camlara kan izi kanat izi
son duamız da özgürlük
siyah beyaz bakmaktan göremediğiniz
…
ellerinizi çırpın hemen kazandık sayın
kim yakalayabilmiş ki sesimizi nerde hem
kelebek istilâsına uğrayacaksınız
hükmü hükümsüz kılacağız
çok sürmez bekleyin
Ekinsanat
dergisi, Sayı: 59, Ağustos 2010
“Bir
Ömür Gezmesi” adlı
kitabından
MERYEM
VE MERKEZ’İ
içim ihanetten kalma kendime kilitliyim
müsaade buyurunuz
münazaralar kızı Meryem ve erk düşmanı
kısm-i kıyıseverler
ağızlarımız haklılığa ayarlı itiraz yok
cinnetiniz var çok şükür
siz de insansınız merkez-çek kuvvetine
nasıl dayancaktınız
meryem ayıp oluyor ama babanız severdiniz
hakikat orda
duruyor. polis ise n’olur velayet davası
değil bu kamudaki
kaydınızdır. babalar mı oğlun oldurmaz sade
oğul babasız
nasıl? kızım sen nerende büyüttündü bu
retoriği sol erkek
gibiliğin? erksizleşmeli meryem kimse
kimsenin ötesi değil
nerde olursan ol ilaçlarnı ihmal etme
ihanetin tutabilir…
ki fail-i meçhuldür meşhur sende bende ne
gezer
erk dediğin işe yarar kaş göz yarar kimde
ise her
ben kendimdeyim meryem kıyılarım süpüryorum
linciniz muhteşemdi vakt’erende kulnuza
yeniden
devlet ki insana benzer biraz salt
benzetmez onu- kendine
nasıl sığdırcaksın bunca ezileni burası
dünya koş Meryem
-aloo merkez!…
Akatalpa,
Sayı: 180, Aralık 2014
“Bir
Ömür Gezmesi” adlı
kitabından
NİHAYET
fadime'ye
yad yoktu bana öteki yok insan var
acısın alır da ondan olurdum biraz
...
ücra köylerin öğretmeniydim ahalinin en
tenhası
devlet uğradı yılda bir ne öğrettin
keder konuşurdu çocuk gözleriniz ciğerim
kopar
soru havalanır cevap yere düşerdi
bilinmezlere
dil bilmezdiniz dilmeeezz diliniz bilmezdim
korkularım sicilim ahlarım eyvahlarım ey
neden siz konuşmazdınız benim yerime neden
o derslerden bir alfabe saklıyorum size
çocuklar
hâlâ duruyor bende dersinizi hiç unutmadım
hiç
ıssızlık dağlıydı dağlıyor dünyanız pek
korkunç
yenisini kuruyor kuruluyordum kendime
size hayali bana gerçekti düşlediklerimden
bi garip olmasaydım gömülmeseydim içime
haberiniz neydi köy uzak ben bu ucundaydım
ben bensizdim kimsesizdim ötekiydim iyice
başlayamıyordum hiçbir şeye yeniden
kutsal ailem komşudan gördü de öldüğümü
size gömüldüm nihayet –sonlanınca ömrüm-
uyumunuzu bozmadım di mi sayın normaller
mezarlık deyip geçmeyin eşitlendik burada
bakın
dünya geçiciydi çoğunuz kopyayla geçiyor ‘sopası
yoktu
allah’ın torpili de yok’ ötede n’apacaksınız!?
haziran 2015
“Bir
Ömür Gezmesi” adlı
kitabından
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder