28 Mart 2016 Pazartesi

AYHAN HÜNALP



(10 Ocak 1927, Bitlis – 21 Mart 2013, İstanbul)


       Şair, yazar ve gazeteci. Babası Cihangirli süvari subayı Nurettin Bey, annesi Kadıköylü Hayriye Hanım'dır. İlk ve orta öğrenimini Ankara’da tamamladı. 1953 yılında Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Türkoloji Bölümü’nden mezun oldu. 1943-1947 yılları arasında İstanbul Ekspres Gazetesi'nin Ankara muhabirliğini yaptı. Aynı dönemde Ankara Radyosu'nun ünlü Ayşe Abla Çocuk Kulübü'nde "Vatan Fedaileri" ve "Çalışan Kazanır" adlı radyofonik oyunlarda rol aldı. 1947-1950 yılları arasında Ulus Gazetesi ve Akşam Haberleri'nde çalıştı. 1950-1953 yılları arasında Kaynak Dergisi'nde yazı işleri müdürlüğü, 1955-1960 yılları arasında Tercüman Gazetesi 'nde siyasi muhabirlik, röportaj yazarlığı, köşe yazarlığı, sanat sekreterliği, istihbarat şefliği gibi görevlerde bulundu. 1960-1961 yılları arasında İstanbul Radyosu’nda  "Türk Hikâyelerinden Örnekler", 1963-1964 yılları arasında Kıbrıs Bayrak Radyosu'nda “Türk Sanatı” programlarını hazırlayıp sundu. 1963-1965 yılları arasında Hürriyet Gazetesi'nde istihbarat şefliği yaptı. Son Saat Gazetesi'nde çalıştı. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun basın sekreterliğini yaptı. 1966-1990 yılları arasında Şişecam Genel Müdürlüğü Basın Müşavirliği ve Şişecam Dergisi Yazı İşleri Müdürlüğü yaptı. Uzel Makina Sanayii ve Türkiye Gemi Mühendisleri Odası'nda basın, yayın, dizayn müşaviri görevlerinde bulundu. 1968 yılında 25 yılını tamamlayarak Basın Şeref Kartı aldı. Denizaltı ile dalan ilk Türk Gazetecisi (1955) unvanını aldı. Şiirleri; İngilizce, Romence, Arapça ve Sırpça'ya çevrildi. 1955'te yazdığı ünlü "Teğmenim" şiiri Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın müzelerine kondu. İstanbul Gazeteciler Cemiyeti'nin Bizim Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türk Dil Kurumu, Basın Konseyi üyesi.
       “Kaybolan Şey” adlı ilk şiiri 1943 yılında İstanbul dergisinde yayımlandı. Şiirleri ve yazıları Aile, Cumhuriyet, Çağrı, Dost, İnsancıl, Kaynak, Maya, Seçilmiş Hikayeler, Tarla, Tercüman, Türk Dili, Ülkü, Varlık, Yazko Edebiyat, Yeditepe gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Hiçbir akıma dahil olmadan kendi şiir çizgisini oluşturdu.
Ödülleri: İstanbul Gazeteciler Cemiyeti'nin 1960 yılındaki yarışmasında "Tanrı'yı Dolandıran Dindarlar" adındaki fıkrayla ikincilik ve 1962 yılında Varlık Dergisi'nin yarışmasında "Tutsakların İhtilâli" öyküsü ğile ikincilik kazandı.
Yapıtları:
Şiir Kitapları:
& Üç Otuz Para (1950, Üç., İst.)
& Bir Martı Öttü (1964, Yeditepe Yayınları, İst., 38 s.)
& Uzak Maviler (1982, Yazko Yayınları, İst., 60 s.)
       Romanları:
& Küçük İstasyonlar (1954, Bilgi, Ank.)
& Vapur Düdükleri (1962, Dost Yayınları, Ank., 92 s.)
& Şarkısız Dünyaların Orkinosları (1983, Yazko Yayınları, İst.)
& Islak Kanatlı Kuşlar  
       Anı Kitapları:
& Dağlara Giden Yollar (1974, Üç, İst.)
       Biyografi:
& Nazif F. Akıncı (E. Ekinci ile; 1980, Tisa, Ank.)
Kaynaklar:
A  Tanzimat’tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi Cilt I / 2001, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, İst. / s: 420

Şiirlerinden Seçmeler:

ASILAN ADAM

Böylesine sürüp gidecek karanlıklar
Bu köpek böylesine havlayacak
Gözlerim hep böyle ölürcesine
Yollarda kalacak.

“Uzak Maviler” adlı kitabından

DENİZ

Maviyi nişanlıyordu adam
Tetik düşmüyor mavi ölmüyordu
Adam ölüyordu.

“Uzak Maviler” adlı kitabından

LORKE

Ömrünce dağları gördün Lorke
Bilemezsin denizleri
Hep kartallarla konuştun
İnsanları sevemezsin
Sen Lorke’sin
Gözlerin varla yok arası
Kaderin körolası.

“Uzak Maviler” adlı kitabından

URGANLI ŞAFAKLAR

Hep böyle akşamüstlerinde
Ansızın çıkageliyorsun
Ellerim yanıma düşüyor
Sonra çekip başını gidiyorsun

Hani var ya bütün yalnızlıklardan
Bütün alacakaranlıklardan ürktüğümüz
Hani var ya bütün urganları kopartıp
Uyandığımız bir şafak
Bir büyük yolculuk pupayelken
Sonra ışıklar
Ve oyun perde inmeden

Yelkovan kuşları yeşil beyaz
Yırtılmış perdeleri ile yalılar
Böyle bitmezdi bu roman
Ben isteseydim

Alabildiğine çoban şarkıları geliyor
Füzelerin ırzına geçtiği göklerden
Kırılmış seren direklerinde yazılı yalnızlığım
Çaresizliğimi mendireklere gömüyorum
Ve sallanan bütün elleri
Bir kürdan gibi kırıyorum


“Uzak Maviler” adlı kitabından

Hiç yorum yok: